Son dönemde bazı kaynaklarda, “Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinin Genelkurmay Çatı Davasında, Yurtta Sulh Konseyi’nin var olmadığına karar verdiği” yönünde iddialar yer alıyor. Ancak bu iddialar gerçeği yansıtmıyor. Mahkeme, ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığına dair açık tespitlerde bulunmuş ve Yargıtay da bunu destekleyen bir karar açıklamıştır. Bu yazıda, mahkeme kararının detaylarını, Yargıtay’ın değerlendirmelerini ve Yurtta Sulh Konseyi yokmuş iddiasının neden doğru olmadığını inceleyeceğiz.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Kararında Yurtta Sulh Konseyi Tespitleri
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi, Genelkurmay Çatı Davasında, 15 Temmuz darbe girişiminde bulunan ve kendilerini ‘Yurtta Sulh Konseyi’ olarak adlandıran bir grup olduğuna dair açık tespitlerde bulunmuştur. Mahkemenin gerekçeli kararında, “örgüt liderinin ezoterik bir dil kullanarak yaptığı konuşmadan gerekli mesajı alan örgüt üyelerinin kendilerini ‘Yurtta Sulh Konseyi’ olarak adlandırdıkları ve 15 Temmuz 2016’da bu isim altında darbe bildirisi yayımlayarak darbe teşebbüsünde bulundukları anlaşılmıştır” ifadesine yer verilmiştir. Bu ifade, mahkemenin Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığına dair net bir tespit yaptığını ortaya koyar.
Kararın İçeriği Nedir?
- Örgüt Üyelerinin Kendini Tanımlaması: Mahkeme, örgüt üyelerinin kendilerini ‘Yurtta Sulh Konseyi’ olarak adlandırdıklarını belirlemiştir.
- Darbe Bildirisi: 15 Temmuz gecesi yayımlanan darbe bildirisinde ‘Yurtta Sulh Konseyi’ adıyla hareket ettiklerine işaret edilmiştir.
- Darbe Teşebbüsü: Mahkeme, darbe girişiminin bu isim altında gerçekleştirildiğini belirtmiştir.
Bu ifadeler, mahkemenin kararında Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığına dair açık bir tespitte bulunduğunu gösteriyor. Dolayısıyla “Yurtta Sulh Konseyi yokmuş” iddiası asılsızdır.
Yargıtay Kararındaki Yurtta Sulh Konseyi Değerlendirmesi
Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığına dair tespitler yalnızca Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesiyle sınırlı kalmamıştır. Yargıtay da bu konuda benzer bir değerlendirmede bulunmuş ve kararda, “Ülke genelindeki darbe girişiminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından oluşturulan cunta yapılanması niteliğindeki ‘Yurtta Sulh Konseyi’ adı kullanılarak gerçekleştirildiği noktasında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır” ifadesine yer verilmiştir. Bu karar, Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığını ve darbe girişimindeki rolünü yargı açısından tartışmasız bir gerçek olarak kabul eder.
Yargıtay Kararında Öne Çıkan Tespitler:
- Cunta Yapılanması: Yargıtay, ‘Yurtta Sulh Konseyi’ni FETÖ/PDY’nin cunta yapılanması olarak tanımlamıştır.
- Darbe Girişimindeki Rol: Darbe girişiminde ‘Yurtta Sulh Konseyi’ adının kullanıldığına dair net bir tespit yapılmıştır.
- İhtilaf Bulunmaması: Yargıtay, konseyin darbe girişimindeki rolü konusunda herhangi bir şüphe veya ihtilaf olmadığını vurgulamıştır.
Bu karar, Yurtta Sulh Konseyi’nin darbe girişiminde yer aldığı ve örgüt yapısının bir parçası olarak hareket ettiği gerçeğini pekiştiriyor.
Yurtta Sulh Konseyi Yokmuş İddiasının Neden Yanıltıcı Olduğunu Gösteren Kanıtlar
Mahkemelerin kararlarında ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığına dair açık ve net ifadeler yer alıyor. Ancak bazı medya organları ve sosyal medya hesapları bu ifadeleri göz ardı ederek, konseyin varlığını reddeden yanıltıcı iddialar yayıyor. Mahkeme ve Yargıtay kararlarında yer alan tespitler, bu tür iddiaların doğru olmadığını açıkça ortaya koymaktadır.
İddiaların Yanıltıcı Olmasının Sebepleri:
- Mahkeme Tespitlerinin Göz Ardı Edilmesi: Mahkemeler, ‘Yurtta Sulh Konseyi’ adıyla hareket eden bir yapı olduğuna dair somut tespitler yapmıştır.
- Kamuoyunda Yanlış Algı Oluşması: Yanıltıcı iddialar, halk arasında darbe girişiminde yer alan yapıların varlığı konusunda yanlış bir algıya yol açabilir.
- Gerçeklerin Çarpıtılması: Mahkeme ve Yargıtay kararlarında açıkça belirtilen tespitlere rağmen bu tür iddiaların gündeme getirilmesi, darbe girişiminin arka planını çarpıtma amacını taşıyor olabilir.
Yargı organlarının tespitlerini göz ardı ederek iddialar üretmek, kamuoyunda yanlış algılara neden olabileceği gibi, yargı sürecini çarpıtarak toplumda kafa karışıklığı yaratabilir.
Sonuç: Yurtta Sulh Konseyi Yokmuş İddiası Gerçeği Yansıtmıyor
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay kararları, ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığını ve 15 Temmuz darbe girişimindeki rolünü açıkça ortaya koyuyor. Mahkemenin gerekçeli kararında konseyin darbe girişiminde bulunduğu, Yargıtay’ın kararında ise FETÖ/PDY örgütüyle bağlantılı cunta yapılanması olduğu vurgulanmıştır. Bu iki mahkeme kararı, “Yurtta Sulh Konseyi yokmuş” iddiasının asılsız olduğunu kanıtlamaktadır.
Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve yanıltıcı iddiaların etkisinde kalmaması adına, yargı organlarının kararlarına dayalı bilgiye itibar etmek büyük önem taşır. Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığı ve darbe girişimindeki rolü, mahkemeler tarafından net bir şekilde belgelenmiş olup, bu konuda herhangi bir tartışma bulunmamaktadır.
Sık Sorulan Sorular
Yurtta Sulh Konseyi gerçekten var mı?
Evet, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay kararları, Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığını ve 15 Temmuz darbe girişimindeki rolünü doğrulamaktadır.
Mahkemeler konseyin varlığı hakkında ne diyor?
Mahkemeler, örgüt üyelerinin kendilerini “Yurtta Sulh Konseyi” olarak adlandırdığını ve darbe girişiminde bu ismi kullandığını belirlemiştir.
Yargıtay kararında konsey hakkında ne söyleniyor?
Yargıtay, Yurtta Sulh Konseyi’nin FETÖ/PDY’nin cunta yapılanması olduğunu ve darbe girişiminde bu adla hareket edildiğini ifade etmiştir.
Bu iddiaların yanlış olduğu nasıl kanıtlanıyor?
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay’ın kararları, Yurtta Sulh Konseyi’nin varlığını doğrulayan ve darbe girişimindeki rolünü ortaya koyan açık ifadelere dayanır.